Kumbahçe’nin en nadide yerinde konumlanan bu güzel Bodrum evi, 2000 yılında müze haline getirilerek halkın ziyaretine açılmış. İçerisinde “paşa”nın söylediği şarkılar eşliğinde kullandığı eşyaları, fotoğrafları, kostümleri, plakları sergileniyor. Evin duvarlarında kendi yaptığı resimlere bakarken tablolarına verdiği isimler dikkatimi çekti. Sanatçının hisleri, aktarmak istedikleri şarkılarında, tablolarında… Neler yaşamış neler hissetmiş tasavvur etmeye çalıştım. Çok etkilendim, bir yandan da orada olabildiğim için çok mutlu oldum. Ne yapın ne edin Bodrum’a gelirseniz birkaç saatinizi burayı görmek için ayarlayın diyerek bu kadar cümle yeter diyorum ve fotoğraflar da sana birşeyler anlatsın istiyorum.
Bahçedeki arabasının karşısındaki bankta oturarak biraz manzara seyretmeyi de unutma derim.